Milli, narenciye tüketiminin insan sağlığı üzerindeki olumlu etkilerinin bilimsel olarak da açıklanmasına rağmen tüketimin gelişmiş ülkelerin çok gerisinde kaldığını belirterek, bu projedeki amaçlarının narenciye tüketimini artırarak, hem sağlıklı nesil yetişmesine katkı sunmak hem de çiftçinin ürününün değerlendirilmesini sağlamak olduğunu söyledi.
Milli, projelerinin Çukurova Kalkınma Ajansı tarafından onaylandığını, 41 bin 371 liralık bütçenin kullanılmasına izin verildiğini belirterek, ‘’Bu proje 3 ay içerisinde tamamlanacak. Proje sonunda Çiftçiler Birliği'nde bir lansman toplantısı yapacağız’’ dedi.
Neden böyle bir projeye ihtiyaç duyduklarını da anlatan Milli, şöyle devam etti:
‘’Tarla ziraatından para kazanmayan çiftçilerimiz her geçen gün bahçeleşmeye yöneliyor. Bilinçsiz ve plansız bir ekim yapılıyor. Üretim fazla olmasına rağmen bunu tüketecek pazar yoksunluğu var. Ayrıca buna ek olarak biz halk olarak da narenciye tüketme kültürüne sahip değiliz. Biz bir, çay-simit toplumuyuz maalesef.
Oysa, mandalinadan portakala, limondan greyfurta kadar tüm narenciye ürünleri sağlık deposu. Yapılan uluslararası bir araştırmada, günde yarım veya bir tane greyfurt yiyen kişinin metabolizmasını hızlandırdığı ve kilo vermeye faydalı olduğu ortaya çıkmıştır. Bunun yanında C vitamini deposu olan narenciye her yaş grubundan insanlar için adeta ilaç görevi üstleniyor.’’
Halid Milli, narenciyenin içerisindeki vitamin ve minerallerin hücre yenilenmesindeki katkılarına da d dikkati çekerek, şöyle devam etti:
‘’Sağlığa katkılarının yan ısıra, narenciye tarım ülkesi olan Türkiye için de önemli bir üretim çeşididir. Son yıllardaki üretim artışının yanı sıra rekolte de hava koşulları elverdiği sürece oldukça iyi. Buradaki üreticinin yapmış olduğu yatırımlardan zarar görmemesi için çaba harcıyor, çeşitli projeler üretiyoruz. Çünkü narenciye çok yıllık bir bitki. Söküp ertesi sene başka bir şey ekemiyorsunuz.’’
Narenciye ağaçlarının ekiminden sonra 5-6 sene sonra verim alındığını vurgulayan Halid Milli, ‘’Tarla bitkilerinden bahçeciliğe dönen çiftçinin zarar görmemesi için geliştirdiğimiz bu projenin amacına ulaşacağına inanıyorum.’’
Proje sayesinde sadece çiftçilerin değil, ihracatçıdan girdi ürünlerini temin edenlere kadar her kesimin yol haritasını hazırlanacak rapor doğrultusunda çizebileceğini belirten Milli, şöyle devam etti;
‘’Proje sonunda hazırlanacak raporda, Türkiye'deki sebze ve meyve halleri, süpermarketler, bölgenin önde gelen ihracatçıları ve paketlemecisi  ile görüşülecek. Yani, narenciye üreticisi de ihracatçısı da ona göre kendi yolunu çizecek.
Proje kapsamında tüm Türkiye genelinin narenciye tüketim envanterinin çıkarılacağını anlatan Halid Milli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
‘’Narenciyeyi pazara sunmak için  borsa tescili gerekiyor. Bu nedenle Ticaret Borsası’nın verilerinden de yararlanacağız. Raporlama sonunda narenciye tüketim envanterinin ışığı altında öncelikle narenciye tüketimi işi başına en az seviyede bulunan yörelerden çalışmalarımıza başlayacağız. Ayrıca, tüketimi engelleyen herhangi bir sorun varsa onlar da raporlanacak.’’