Doğru, Adana Çiftçiler Birliği, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), Adana Ticaret Borsası (ATB), Hububat Tedarikçileri Derneği (HUBUDER), Adana Tahıl Üreticileri Birliği ile Nişasta ve Glikoz Üreticileri Derneğinin (NÜD) Yüreğir’in Suluca Mahallesi’nde organize ettiği 3. Mısır Hasat Şenliği’nin açılışında yaptığı konuşmada, Çukurova’nın mısır ile 1974 yılında tanıştığını belirtti. O yıl pamuktaki beyaz sinek zararından dolayı alternatif ürün arayışı içerisine giren üreticilerin, Adana Çiftçiler Birliğinin Karadeniz, Sakarya ve o zamanki adıyla Yugoslavya’dan getirttiği tohumlarla mısır serüvenine başladığını ifade eden Doğru, “O zaman alınan rekor düzeydeki verim 600 kilolar düzeyindeydi. Adana çiftçisi zamanla pamuktan vazgeçerek daha çok birinci ürün olarak mısırı tercih etti. Bugün geldiğimiz noktada çiftçimiz dekara bin 500 kilonun üzerinde verim alabiliyor” diye konuştu.
Hem Tarım Bakanlığının vermiş olduğu teşvikler hem hibrit tohum teknolojisindeki yeni gelişmeler hem de çiftçinin mısır tarımını daha iyi öğrenip, daha iyi uygulaması ile bugün yüksek verimler elde edilmeye başlandığını ifade eden Doğru, “Çiftçimiz, geçen yılki rakamlarla Türkiye’deki hububat silolarını 6,4 milyon ton mısırla doldurmuş, yem, nişasta ve yağ sanayinin kullanımına sunmuştur. Bundan dolayı da gurur duyuyor ve çiftçilerimizin ellerine sağlık diyorum” ifadelerini kullandı.
“REKOLTE 5,9 MİLYON TONUN ALTINA GERİLEYECEK”
2016 yılı Mısır Hasat Şenliği’nde, mısırdan zarar edecek çiftçinin alternatifinin bulunduğunu söylediğini hatırlatan Doğru, şöyle devam etti:
“Bu yıl Tarım Bakanlığımızın geç açıklamasına rağmen, altını çizerek söylüyorum; 80 kuruş olarak vermiş olduğu pamuk primi sayesinde üreticilerimiz geçen sene umduğunu bulamamışken pamuk üretimine kaymış, bilhassa da Ege ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde mısır yerine pamuğu tercih etmiştir. Tarım Bakanlığımızın tahminlerine göre geçen yıl 6,4 milyon ton olan mısır üretiminin bu sene 5.9 milyon tona gerileyeceği söylenmektedir. Ancak bizim tahminlerimiz, Adana için söylüyorum, aşırı yüksek derece sıcaklıklar ve tam çiçeklenme zamanıyken yaşanan poyraz neticesinde bu sene Adana’daki bölgenin rekolte olarak daha da düşük seyredeceğini tahmin etmekteyiz. Toplamda 5.9 milyon tonun da altına düşeceğini öngörüyoruz.”
“FİYAT BİR MİKTAR YÜKSELDİ”
“Türk çiftçisinin mısır üretimine devam etmesi için neler yapılmalı?” sorusunu da soran Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, “Bugünlerde sanırım rekoltenin düşük, verimin de düşük seyretmesi neticesinde tonu 710-715 lira gibi net fiyatlarla başlayan mısır, bugün 770-775 gibi brüt fiyatla alıcı bulmaktadır. Fiyatlar bir miktar yükselmektedir. Bunun sebebi tabi ki piyasada yeterince mısırın olmaması, rekoltenin düşük olması ve gerisinde mısırın geçen seneki gibi çıkmayacağının beklentisidir” dedi.
“NİŞASTA BAZLI ŞEKER KOTASI YÜZDE 15’E ÇIKARTILMALI”
Birinci ürün mısırın en büyük alıcıları arasında nişasta sanayinin geldiğine dikkat çeken Doğru, nişasta bazlı şeker kotasının yüzde 10’dan yüzde 15’lere çıkartılmasının çiftçi lehine olacağını kaydetti. Doğru, şöyle devam etti:
“Nişasta bazlı şeker kotası uzun bir süredir yüzde 10 düzeylerinde devam ediyor. Bu yüzde 10 düzeyinde devam eden nişasta bazlı şeker kotasının hasat bitmeden bunun da altını çizerek söylüyorum, çünkü hasat bittikten sonra üreticiye çok fazla bir faydası olmayacağını düşünüyorum. Türkiye çapında hasat bitmeden nişasta bazlı şeker kotasının yüzde 10’dan yüzde 15’e çıkartılması çiftçi lehinde alınabilecek bir karardır.”
“TMO, BİR SÜRE DAHA PİYASAYI YAKIN TAKİBE ALMALI”
Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru, çiftçinin sürekli yakın ilişki içerisinde olduğu TMO’nun piyasayı bir süre daha yakın takibe almasında piyasa şartları ve üreticinin menfaati açısından yarar olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Geçmişte tam hasat zamanı bir kararname çıkar, bu kararnameden sonra ‘gemiler Mersin’e geliyor, Bandırma’ya geliyor’ diyerek fiyatlar düşürülürdü. Hasat bittikten sonra, ürün tüccarın ve sanayinin eline geçtikten sonra fiyatı yükselirdi. 90’lı yıllarda alıştığımız bu uygulamaların uzun zamandır olmadığını görüp, memnun oluyorduk. Ancak bu yıl maalesef, aslında alınan karar itibarı ile doğru olmasına rağmen zamanlamada bir hata yapıldı. Tam da Türkiye hububat hasadı içerisindeyken ithalat kararnamesinin çıkması, daha sonra TMO’ya sıfır gümrükle mısır, buğday, arpa ve çeltik ithal etme yetkisi tanınması piyasaları çiftçi aleyhinde olumsuz etkiledi.”
“KARARNAME DEĞİL, ZAMANLAMASI YANLIŞ”
TMO’nun piyasalara alım yönünde müdahale edebileceği gibi, gerektiğinde tüketici ve sanayicinin menfaatini korumak için satış yönünde de müdahale kararı alabileceğini ifade eden Doğru, “Bu doğru bir karardır. Hasat zamanında alınabilecek bu gibi kararlar piyasaların moralini bozmakta, ‘ithal mal her an gelebilir’ endişesiyle tüccarın da sanayicinin de yeterince hızlı ve istekli piyasaya girmesine mani olmakta ve çiftçinin kazancının erimesine yol açmaktadır. Biz bu yılki zamanlama hatasının gelecek yıllarda yapılmamasını istiyoruz. Bizler, ithalatın olmasına değil, zamanlamasının yanlış olmasına karşıyız” diye konuştu.
Adana Valisi Mahmut Demirtaş, Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, CHP Adana Milletvekili Zülfikar İnönü Tümer, Yüreğir Kaymakamı Fatih Genel, TMO Alım Muhafaza Daire Başkanı Cihan Soyalp, NÜD Başkanı Rint Akyüz, ATB Başkanı Şahin Bilgiç, Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Bekir Sütcü, Ticaret Odası Başkanı Atila Menevşe, Sanayi Odası Başkanı Zeki Kıvanç, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Muhammet Ali Tekin ve üreticilerin katıldığı 3. Mısır Hasat Şenliği’nde, konuşmaların ardından biçerdöverle mısır hasadı yapıldı.