Çukurova Bölgesi’nde meyveciliğin çok hızlı bir gelişim süreci gösterdiğini kaydeden Özekici, ağırlıklı olarak öne çıkan ve bölge iklimine en uygun meyve türünün de narenciye olduğuna dikkat çekti. Tüm meyve ağaçlarının, çiçek açmadan önce bazı gübrelere daha fazla ihtiyaç duyduğunun altını çizen Özekici, bunların başında da fosfor ve azotlu gübrelerin geldiğini vurguladı.
“DAMLA SULAMA İLE GÜBREDE TASARRUF SAĞLANIYOR”
Özekici, “Çiçeklenme öncesi bahçelere fosforun tümünün, azotun üçte birinin ve potasyumun da bir miktarının uygulanması lazım. Hem bölgede, hem de tüm Türkiye’de devletin doğru ve akılcı teşviği ile damla sulamaya hızlı bir geçiş yapıldı. Bu yöntemin en büyük üstünlüğü; damla sulama ile birlikte gübrenin uygulanması sonucu gübrenin tüm ağaçlara eşit bir şekilde dağılmasıdır. Böylece gübre tasarrufu sağlandığı gibi çevresel kirlilik de azalıyor” ifadesini kullandı.
“DSİ AĞAÇLAR SULANMADAN KANALLARA SU BIRAKMALI”
Bölgedeki sulama sisteminin hala açık kanal sistemi olduğunun altını çizen Prof. Dr. Özekici, sulama kanallarına da ancak nisan ayı sonu, mayıs ayının da başında su bırakılmaya başlandığını bunun ise gübrenin uygulanacağı dönem için çok geç olacağını söyledi. Özekici, “Bu nedenle ağaçlar uyanmadan önce yani şubat ayının sonu, mart ayının başı gibi bir dönemde DSİ’nin 15 günlük bir dönemde, kanallara su bırakması ve böylece damlama ile gübreleme imkanının sunulması gerek” dedi.
“NİSAN SONU MAYIS BAŞINDA KANALA SU BIRAKILMASI GEÇ OLUR”
DSİ’nin normal şartlarda nisan ayının sonu, mayıs ayının başında kanallara su bıraktığına işaret eden Bülent Özekici, “Bu geç kalınmış bir adımdır. Çünkü çiçeklenme dönemi geçmiş, ağaçlar çiçeğini dökmüş oluyor. Çiçeklenmeden önce bitki bu ihtiyaçları duyuyor. Bu dönemde eksik bir beslenme olursa ağaçlardan bir randıman beklemek gerçekçi olmaz. Verimde çok ciddi bir düşüş olur” diye konuştu.
“DSİ SULAMA KANALLARINA SU VERECEĞİNİ İLAN ETMELİ”
DSİ’nin, şubat ayının sonu, mart ayının başı gibi bir dönemde sulama kanallarına su bırakarak, bunu mutlaka ilan etmesi gerektiğini tekrarlayan Özekici, bu adımın atılması ile birlikte çiftçilerin damla sulama ile birlikte gübreleme yapacağı gibi eski iptidai yöntemlerden de kaçınılacağını anlattı. Özekici, bu duruma bağlı olarak hem ürün verimi, hem de girdi maliyetlerinde bir düşüşün söz konusu olabileceğini de sözlerine ekledi.