Milli, başta değişen hava koşulları olmak üzere çeşitli nedenlerle dünyada gıda fiyatlarının yükseleceğinin öngörüldüğünü belirterek, ‘’Bizlerin de buna göre pozisyon alması gerekiyor. Çiftçi olarak değil bir vatandaş olarak söylüyorum; devletin buna karşı uzun vadeli politikalar üretmesi gerekiyor. Bunun en doğru yolu da planlı üretimden geçiyor’’ dedi.
Plansız üretimin üreticiye zarar verdiğini, çiftçilerin bir yıl hangi ürün daha iyi para kazandırdıysa, takip eden yılda o ürüne yöneldiğini, bu durumda da talep fazlasının oluştuğunu vurgulayarak, ‘’Bu ise fiyatların aşağıya çekilmesine, üreticinin zarar görmesine neden oluyor’’ diye konuştu.
Milli, şöyle devam etti:
‘’ Aslında gündemdeki kısa vadeli sorunlardan ziyade uzun vadeli planları konuşmak lazım. Ülkemizde bilinçsizce bir ekim yapılmakta. Narenciyeden örnek vermek gerekirse: fidan ekildikten sonra 5 yaşında kendini kurtarmaya başlıyor. Tam verim alması, 7-8-10 yaşını buluyor. Çiftçi, bu süreye kadar sürekli para harcıyor. Peki bu bitki 10 yaşına geldiğinde ürünün fiyatları ne olacak? Hiç kimse bilmiyor. Bu çok önemli bir risk şu anda. Bu plansız ekimlerin sonu hüsran olabilir.’’
Milli, bakanlığın bir an önce tarımda üretim planlamasına geçmesi gerektiğini belirterek, ‘’Bu planlamaya göre, her bölgeye bir üretim deseni belirlenmeli ve teşvikler de buna göre verilmeli. Özellikle Hatay, Adana, Mersin bölgesindeki çiftçiler için bu gerekli. Buna devletin el koyması, bakanlığın öncülüğünde bir planlama yapılması lazım. Sadece narenciyeyle ilgili değil, tüm ürünlerle ilgili planlama olmalı.
Devlet, ‘ Şurada mısır ekilebilir’, ‘ burada patates ekilebilir’, ‘ burada soğan ekilebilir’ demeli. Mesala burası sadece narenciye bölgesi olmalı denilmeli. Yani bizim ülke olarak ne çiftçiyi, ne de bunun tüccarını, ne ihracatçısını, ne ithalatçısını, bütün gıda sektörünü zor durumda bırakmamak adına arz planlaması yapmamız lazım.
Bugün bir Adana düşünün, tamamı narenciye bahçesi. Üzerindeki meyveler satılmıyor. Çitçiler iflas etmiş. Tüccar kalitesiz mal almaya başlamış. Çünkü para kazanamayan çiftçi ürününe bakmamış. Bu bir sarmal döngü. Türkiye, dünyadaki narenciye pazarını kaybetmiş. Kim bunu ister? Hiç kimse bunu istemez.’’
Milli, üretim planlamasıyla ülke tarımının geleceğinin güvence altına alınabileceğini, aksi takdirde üreticinin de ülke ekonomisinin de zarar görmesinin kaçınılmaz olacağını sözlerine ekledi.